Sefaradların hikaesi, 1492 yılının Mart ayında başlar. İspanya’nın Katolik kralları Kastilya’lı İsabel ile Aragon’lu Ferdinand Katolik bir İspanya yaratmaya karar verirler. Dinlerini değiştirmeyi red eden bütün Müslüman ve Yahudiler’in İspanya’yı terk etmesi istenir.
Bazı tarihçilere göre sayıları 200.000’i bulan İspanyol Yahudileri Avrupa’nın kuzeyine ve bütün Akdeniz bölgesine yayılırlar. Yine bazı tarihçilere göre bunların 93.000 kadarı Osmanlı İmparatorluğu’na gelirler ve zamanın Sultanı II. Bayazıd tarafından kabul edilirler.
Bazı tarihçilere göre sayıları 200.000’i bulan İspanyol Yahudileri Avrupa’nın kuzeyine ve bütün Akdeniz bölgesine yayılırlar. Yine bazı tarihçilere göre bunların 93.000 kadarı Osmanlı İmparatorluğu’na gelirler ve zamanın Sultanı II. Bayazıd tarafından kabul edilirler.

16. yüzyılın sonuna kadar göç etmeye devam eden bu toplum adını İbranice’de “İspanya” anlamına gelen “Sefarad” kelimesinden alarak kendilerine “Sefaradlar” adını takarlar.
Osmanlı İmparatorluğu’nda hüküm süren hoşgörü sayesinde Sefaradlar köylerinin etrafına duvarlar inşa etmek zorunda kalmamışlar ve kendilerini geldikleri ülkenin yerli halkından ayrı tutmaya da mecbur olmamışlardır. Diğer yandan Osmanlılar da bu yeni tebaalarının yeteneklerinden yararlanmayı bilmişler, saraylarında birçok Sefarad diplomat, doktor vs... çalıştırmışlardır.
Osmanlı yönetimi altında Sefarad toplumu, din adamları, okul müdürleri ve hakimden oluşan yönetici kadrolarının etrafında ataerkil, dindar ve muhafazakar bir yaşam sürdürmüştür.
"Az ve Öz"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder